İSAR Araştırma Merkezi bünyesinde Prof. Dr. Şükrü Özen Hoca ile Hidaye okumaları başlıyor. Münâkehât babının okunacağı bu dönem dersler her Cumartesi 09:00-12:00 arası Özbekler Tekkesi’nde yapılacaktır.
Detaylı bilgi ve başvuru için: https://forms.gle/ZdV1Lu7m5WCC51bb9
Son Başvuru Tarihi: 1 Aralık 23:59
Yer: Özbekler Tekkesi
Her Cumartesi Sabah 9-12
ez-Zehrânî, Nâsır b. Müseffer. “Lumû’un ve Dumû'” Lecnetü’l-İslâhi Zâti’l-Beyn.
Mekke-i Mükerreme Merkezli “Lecnetü İslâhi’l-Zâti’l-Beyn” derneğinin özel yayınıdır. Derneğin kurucu reisi ve tenfiz sorumlusu Nasır ez-Zehrani tarafından kaleme alınmıştır. Yazar, derneğin faaliyetlerini ve başarısını anlatmak için kaleme aldığı bu eserini yazarken ıslahın önem ve ruhunu yansıtmaktan geri duramadığını belirtmiştir.
Kitabın giriş bölümü derneğin kuruluş ve işleyişine dair açıklamalara ayrılmıştır.
Sonrasında derneğin faaliyetleri afv ve ıslah olmak üzere iki ana başlık altında incelenmiştir.
Kısas davalarından hükümlü mahkumların kan sahipleri tarafından affını sağlama çabasının ve güzel sonuçlarının anlatıldığı ilk bölümde affın İslam dinindeki yerine de değinilmiştir.
Kitabın en uzun bölümü olan ikinci bölüm ise “İslâhu Zati’l-Beyn” terimsel başlığı altında arabuluculuğa ayrılmıştır. Ağırlıklı olarak aile anlaşmazlıkları, eş çekişmeleri, ahlaki davalar mali yardımlar vb. alt başlıklarla düzenlenen bölümde derneğin üstlendiği Ahvâlü’ş-Şahsiyye davaları arabuluculuk faaliyetlerinin işleyişi ve sonuçları ayrıntıları ile açıklanmıştır.
Son bölümde Derneğin toplumsal düzeni saplamak için giriştiği önleyici tedbir faaliyetleri ve hedefleri anlatılmaktadır.
Kitabın sonuna bazı afv ve ıslah belgelerinin asıl suretleri eklenmiştir. Davaların sonlanış şekilleri ve belgelerin nasıl oluşturulduğuna dair pratik örneklik sunması açısından bu mülhak bölüm kitabın ayırt edici özelliklerindendir.
Eser devlet destekli, hicaz bölgesinde birçok şubesi bulunan bir arabuluculuk derneğinin işleyişini ayrıntıları ile açıklaması ve bazı çekişmelerin dava örneklerine yer vermesiyle Krallıkta var olan arabuluculuk faaliyetlerinin içeriğini ortaya koyması açısından önemli bir kaynaktır.
وزير العدل: انخفضت منازعات الأحوال الشخصية 20% بعد إلزامية الإحالة لمركز المصالحة
Yayımlanma Tarihi: 7 Ekim 2021 (1 Rabiülevvel 1443)
Ekleme Tarihi: 29 Kasım 2021
Adalet bakanı Velid es-Samâni katıldığı bir sempozyumda, Melik Selman’ın ilan ettiği gerçekleştirilecek olan yeni kanuni düzenlemelerin en önemli hedeflerinden birinin aile konularına odaklanmak olduğunu belirtmiştir. Yeni düzenlemeler mümkün olduğu ölçüde aile bağlarını korumak ve muhtemel bir ayrılık durumunda boşanmanın olumsuz sonuçlarını en aza indirmeyi hedeflemektedir.
Bakan açıklamalarında-yakın zamanda ayrıntılarının ilan edilmesi beklenen- projenin esasının kadının ayrılıkla ilgili taleplerinde iradesine itibar edilmesine ek olarak, istediği evliliği yapabilmesi, çocuklarının ve kendisinin mali haklarının korunmasına dair düzenlemelere ağırlık vermek olduğunun altını çizmiştir.
Es-Sam’ânî, aile istikrarına katkı sağlayan kanuni düzenlemelerden birinin tüm Ahvalü’ş-Şahsiyye davalarının sulh merkezlerine (arabuluculuğa) yönlendirilmesi gerekliliğine dair “Murâfeât Şeriyye”de yapılan gerekli değişiklikler olduğu söylemiştir. İşaret edilen değişikliklerin yürürlüğe girmesinin ardında nafaka, talak, hul’ ve benzeri Ahvâlü’ş-Şahsiyye davalarında %20 oranında bir azalma kayıtlara geçmiştir.
Haberin orjinali için tıklayınız
Avrupa İslam Konseyi’nin fetva komitesi başkanı Dr. Haitham al-Haddad, sitemizin davetiyle 25 Kasım 2021 tarihinde “Islamic Family Mediation and Arbitration in the UK” adlı konuşmasını gerçekleştirecektir. Konferansa katılmak için tıklayınız
Yayın Tarihi: 18 Nisan 2020
Ekleme Tarihi: 22 Kasım 2021
Covid-19 salgınının ortaya çıkmasından bu yana, nikah süreci durdu. Sıkı Prosedür Standardı nedeniyle, tüm biraraya gelmeler yasaklandı.
Malezya’daki İslami Din İşleri Ulusal Şurası Fetva Komitesi’nin 97. müzakeresi bu soruna bir çözüm bulmak için belirli şartların yerine getirilmesi kaydıyla online nikah yapılmasına izin verilmesine karar verdi.
Bu karar, Başbakanlık (Din İşleri) Bakanı, Senatör Datuk Dr Zulkifli Mohamad Al-Bakri’nin belirttiği üzere Milli Güvenlik Kurulu tarafından sağlanan Covid-19 yönergeleriyle de uyumlu olarak düzenlendi.
Federal Bölge İslam Dini Departmanı’nda (JAWI)de ilk çevrimiçi nikah 18 Nisan 2020’de Malezya’da kıyıldı. Nikah, gelinin Bandar Baru Wangsa Maju’da damadın ise Setiawangsa’da kendi evlerinde bulundukları halde çevrimiçi olarak gerçekleşti.
Gelinin babasının veli olarak hazır bulunduğu nikaha Din İşleri Bakanı Bakan Dr. Zulkifli Mohamad ve JAWI Direktörü Mohd Ajib şahitlik etmiştir.
Haberin orjinali için tıklayınız
el-Huneyn, Hamd. “es-Sulhu ve Devruhû fî Taklîsi’d-Deâvâ’l-Kadâiyye”. Mecelletü’l-Adl 46 (Nisan 2010), 322-336.
Hakem: Muhammed ed-Dibyân
Makale boyutundaki bu çalışma Suudi Arabistan Adalet Bakanlığı tarafından çıkarılan Mecelletü’l-Adli dergisinin 2010 yılı 46. sayısında yayınlanmıştır.
Dönemin Adalet bakanı Muhammed Abdülkerim el-İsa’nın mahkemelerde var olan sulh bürolarının çoğaltıma kararına dair ilanı sonrasında Bakanlığın düzenlediği “Es-Sulhu ve Devruhû fî Taklîsı’d-Deâvâ’l-Kadâiyye” adlı sempozyumun özetidir. Yazıda Sulhun şerî ve kanuni meşruiyeti, şartları, benzer uygulamalardan farkı ve işletme alanlarına dair açıklamalar verilmesinin ardından sempozyum sunumlarının içeriğine değinilmektedir.
Adalet bakanlığınca ilan edilen kararın henüz geliştirilme aşamasında gerçekleştirilen bu sempozyumda sulhun nizami düzenlemeleri hedefler bağlamında isimlendirilmektedir. Belirtmek gerekir ki hedefin vakıaya dönüştüğü geçen 11 yıl içerisinde sulh nizamları, sempozyumda öngörülen isimlerden farklı adlarla düzenlenmiştir.
Bununla birlikte, katılımcıların sulhun faydası, kapsamı ve yakın hedefleri hakkında değindiği birçok meselenin güncel uygulamalara yansıdığı göze çarpmaktadır. Bu sebeple sempozyum görüşmelerinin alana büyük katkı sağladığını söylemek mümkündür.
Eser, Suudi Arabistan’da var olan güncel uygulamaların temelleri ve hedeflerine dair verdiği bilgiler açısından önemli bir yayındır.
Yayın Tarihi: 28.10.2021 (22.3.1443)
Eklem Tarihi: 23.11.2021
Bakanlık nikah akitlerinin anlık onayı için yeni bir uygulamaya başlattı. Kişinin tüm vatandaşlık işlemlerinde tanınacak medeni halindeki değişiklik için gerekli işlemler şu şekildedir:
Taraflar öncelikle bakanlığın ilgili web sitesinden gerekli evrakları sisteme yükleyerek ön başvuruyu yapmakta, belgelerin yetkililerce incelenmesinin ardından en geç iki iş günü içerisinde başvuru sahiplerine geri bildirimde bulunulmaktadır. Nikahlarına engel bir durumun olmadığını takdirde başvuru sahiplerinin işlemlerin tamamlanması için izinli bir nikah memuru tarafından nikahlarını kıyabilecekleri belirtilmektedir. Resmi nikah memurunun kadının onayını sözlü olarak işitme kaydı ile oluşturduğu raporun aynı sisteme yüklenmesi ile işlemler tamamlanmaktadır.
Bakanlık, sisteme kaydedilmesinde birçok muhtemel hata barındıran nikah işlemlerinin öncesinde haftalar sürdüğünü belirterek bu yeni uygulamanın önemine dikkat çekmektedir.
Uygulma, Bakanlığın resmi youtube sayfasında görsellerle tarif edilmiştir.
Haberin orjinali için tıklayınız
Yayın Tarihi: 11 Kasım 2021 (6 Rabiü’l-Âhir 1443)
Ekleme Tarihi: 14 Kasım 2021
Sulh Merkezleri 2020 Şubat-2021 Eylül ayları arasında, talak, hadane, nafaka ve ziyaret davasıyla gelen 60 bin başvuruda eşler arasında sulh sağlamayı başardı.
Bu başvuruların bazıları eşlerin evlilik birliğinin devamına karar vermesi ile sonlanmıştır. Tarafların boşanmakta kararlı olduğu diğer kısım davalarda ise arabuluculuk, çiftlerin hadane, nafaka ve ziyaret konusunda çekişmesiz bir şekilde boşanmaları sağlamıştır.
Tüm davalar başvuru tarihinden itibaren 30 gün içerisinde sonlanmıştır.
Haberin orjinali için tıklayınız.
Haberin videosu için tıklayınız.
Kuruluş/Bağımsızlık
1922
Kanunun Adı
Kanun Linki
https://drive.google.com/drive/folders/1tmR-eDH4ijHn_xvEZe8ncbk-BX5FNGhC?usp=sharing
Kanunnâme Tarihi/Tadiller
1920 yılında Ahval-i Şahsiye kanunu yürürlüğe girdi. Daha sonra 1929, 1985 ve 2000 yıllarında tadil edildi. 2017 yılında da yasa çıkarıldı, ancak henüz yürürlüğe girmedi. Ayrıca aile mahkemelerinin ve bununla birlikte arabuluculuk ofislerinin kurulmasına yönelik kanun da 2004 yılında çıkarıldı.
Aile Arabuluculuğun Kanundaki Yeri ve Orijinal Adı
Mısır’da aile arabuluculuğu 2004 yılında aile mahkemelerinin kurulması gayesiyle çıkarılan yasa ile yürürlüğe girmiştir. Mahkemeye başvuru öncesi arabuluculuk süreci zorunludur.
Arabuluculuk Türü ve Bağlayıcılığı
Mısır’da yargı içi aile arabuluculuğu İslam hukukunda tahkim müessesesi ve modern anlamda arabuluculuk merkezleri olarak iki farklı şekilde yürütülmektedir.
Yargı dışı arabuluculuk ise mahkemeye intikal ettirilmeyen aile içi tahkimlerdir.
Arabuluculuk Aşamaları
Arabuluculuk – Mahkeme – Tahkim (Davanın yargıya taşınmasından önce arabuluculuk sürecine girilmesi zorunludur. Arabuluculuk sürecinin olumlu sonuçlanması halinde durum mahkemeye rapor edilir ve dava kapanır. Arabuluculuğun olumsuz sonuçlanması ya da sürecin tamamlanamaması halinde dava mahkemeye taşınır. Mahkeme de davaya göre boşanmaya, davanın reddine ya da tahkîme gidilmesine karar verir.)
Arabulucu Şartları
Sosyal hizmet uzmanı, psikolog ve hukuk danışmanından oluşan arabuluculuk komisyonundaki her bir üye alanında eğitim almış devlet memurudur.
Arabuluculukta Amaç (Islah-Teysir)
Arabuluculukta asıl hedef aile müessesesini korumak ve devamını sağlamak
Arabuluculuk Merkezleri (Devlet-Özel)
مكاتب تسوية المنازعات الأسرية
Devlet Kurumu
Arabuluculuk Yapılamayacak Konular
Sulhun cari olamayacağı ahval-i şahsiye davaları dışındaki davalar, ivediyle çözüme kavuşturulması gereken davalar, icra ihtilafları ve muvakkat işlemlerle ilgili davalar aile arabuluculuğuna müracaat edilmeksizin doğrudan mahkemeye intikal etmektedir.
Arabuluculuğa İlişkin İstatistikler
2018 Adalet Bakanlığı %40 Başarı
2006-2007 Saha Çalışmaları %15-20
https://drive.google.com/drive/folders/15ardRypq7OPdOGL3N8ZsPArodbCLWBz_
Yayın Tarihi: 4 Kasım 2021 (29 Rabü’l-Evvel 1443)
Eklem Tarihi: 5 Kasım 2021
Adl Davalarının davacıların salahiyeti doğrultusunda hızlı bir şekilde çözülmesine imkân sağlayan, Adalet Bakanı Velid Sam’ânî’nin, Adl davaları işlemlerine dair yayımladığı yeni kaidelerdir.
Bu kaideler davaların 30 günden daha az bir sürede çözümlenmesini zorunlu kılmaktadır. Yeni kaideler nikaha talip erkeğin davada bulunma şartı olmadan başvuruların direkt engellenen kadın, annesi ya da kız kardeşi tarafından yapılmasına izin vermektedir. Yönerge, mahremiyet ilkesine özen göstermek adına davaların mahkemelerde mesai saatleri dışında görülmesine ve nikah memurlarının davaya konu olan nikahı mahkeme dışında uygun gördükleri bir ortamda kıymalarına da olanak sağlamaktadır.
Haberin orjinali için Tıklayınız